İsim | Kökeni | Anlamı |
---|---|---|
Ferdal | Arapça, Türkçe | Dalın tomurcuğu. |
Ferdane | Arapça | (ferda:ne) |
Ferdaniye | Arapça | (ferda:niye) |
Ferdar | Farsça, Arapça | Güce, saygınlığa sahip kimse. |
Ferdi | Arapça | 1. Tek olan şey. 2. Fertle ilgili, bireysel. |
Ferdiye | Arapça | 1. Tek olan, tek şey. 2. Fertle ilgili, bireysel. |
Fereç | Arapça | 1. Zafer, utku. 2. Sevinç, teselli. |
Fergün | Farsça, Arapça, Türkçe | Aydınlık, ışıklı gün. |
Ferhan | Arapça | 1. Sevinçli, neşeli. 2. Memnun. |
Ferhat | Arapça | 1. Güçlüğü yenip bir yeri ele geçiren. 2. Sevinç, neşe. 3. Ferhat ile Şirin efsanesindeki erkek kahramanın adı. |
Ferhattin | Arapça | Dinin coşkusu, sevinci. |
Ferhun | Farsça, Arapça | 1. Güçlü, şanlı soydan gelen kimse. 2. Sevinçli. |
Ferhunde | Farsça, Arapça | 1. Kutsal, kutlu, uğurlu. 2. Mutlu, mesut. |
Feri | Arapça | (feri:) |
Feribe | Farsça, Arapça | (feri:be) |
Ferican | Farsça, Arapça | Can aydınlığı, ruhun ışığı. |
Feride | Arapça | (feri:de) |
Feridun | Farsça, Arapça | 1. Eşi olmayan, tek. 2. İran'da Pişdâdiyan sülâlesinin hükümdarı (M.Ö. 750). |
Ferih | Arapça | Çok mutlu, sevinçli. |
Feriha | Arapça | (feri:ha) |
Feriser | Farsça, Arapça | 1. Çok ışıklı, aydınlık. 2. Çok güçlü. |
Ferişte | Farsça, Arapça | 1. Melek. 2. Günahsız, masum. 3. İyi ve yumuşak huylu. |
Ferit | Arapça | Eşi benzeri olmayan, tek, eşsiz, üstün. |
Feritkan | Arapça, Türkçe | Eşi olmayan, soylu kandan gelen kimse. |
Feriz | Türkçe | Ekini alınmış tarla. |
Ferkan | Farsça, Arapça, Türkçe | Güçlü, saygın bir soydan gelen kimse. |
Ferman | Farsça, Arapça | 1. Buyruk, emir. 2. Tanrı buyruğu. |
Fermani | Farsça, Arapça | (ferma:ni) |
Fermude | Farsça, Arapça | (fermu:de) |
Fernur | Farsça, Arapça | Aydınlık, ışık, nur. |
Ferruh | Farsça, Arapça | 1. Uğurlu, kutlu. 2. Aydınlık yüzlü. |
Fersan | Farsça, Arapça | Derisinden kürk yapılan bir kır sansarı. |
Fersoy | Farsça, Arapça, Türkçe | Güçlü, saygın bir soyu olan, eşsiz. Güçlü, saygın bir soyu olan, eşsiz. |
Feruzat | Arapça, Farsça | (feru:zat( |
Feruze | Arapça | (feru:ze) |
Ferve | Farsça, Arapça | 1. Kürk. 2. Zenginlik, servet. |
Ferzan | Farsça, Arapça | Bilim ve hikmet. |
Ferzane | Farsça, Arapça | (ferza:ne) |
Ferzend | Farsça, Arapça | Oğul, çocuk. |
Fesih | Arapça | Geniş, açık, aydınlık. |
Fetanet | Arapça | (feta:net) |
Fethi | Arapça | Fethetme, alma ile ilgili olan. |
Fethiye | Arapça | Fethetme, alma ile ilgili olan. |
Fethullah | Arapça | Allah’ın fethi. |
Fetih | Arapça | 1. Açma. 2. Alma, zaptetme. |
Fettah | Arapça | 1. Üstün gelmiş, zafer kazanmış. 2. Fetheden, açan. 3. Allah'ın adlarındandır. |
Fevzi | Arapça | Kurtuluş, zafer ve üstünlükle ilgili olan. |
Fevziye | Arapça | Kurtuluş, zafer ve üstünlükle ilgili olan. |
Fevzullah | Arapça | Allah’ın üstünlüğü. |
Feyha | Arapça | (feyha:) (feyha:) |