İsim | Kökeni | Anlamı |
---|---|---|
Mevlâna | Arapça | (mevlâ:na:) |
Mevlide | Arapça | 1. Doğma, dünyaya gelme. 2. Doğulan zaman. |
Mevlit | Arapça | 1. Doğma, dünyaya gelme. 2. Doğulan zaman. 3. Hz. Muhammet´in doğumunu, yaşamını anlatan manzum yapıt. |
Mevlûde | Arapça | mevlû:de) |
Mevlût | Arapça | 1. Yeni doğmuş bebek. 2. Doğulan zaman veya yer. |
Mevlüde | Arapça | bk. Mevlide. - 1. Doğma, dünyaya gelme. 2. Doğulan zaman. |
Mevlüt | Arapça | bk. Mevlit - 1. Doğma, dünyaya gelme. 2. Doğulan zaman. 3. Hz. Muhammet´in doğumunu, yaşamını anlatan manzum yapıt. |
Mevsim | Arapça | Yılın, iklim koşulları bakımından farklılık gösteren dört bölümünden her biri. |
Mevzun | Arapça | 1. Biçimli, yakışıklı. 2. Güzel. |
Mevzune | Arapça | (mevzu:ne) |
Meyil | Arapça | 1. Eğimli, eğiklik. 2. Sevme, tutulma. 3. Gönül akışı. |
Meymun | Arapça | Uğurlu, bereketli, kutlu. |
Meymune | Arapça | (meymu:ne) |
Meyransa | Türkçe | Mihrinisa adının bozulmuş biçimi. |
Meyyal | Arapça | 1. Çok istekli, düşkün. 2. Eğilen, meyleden. |
Mezide | Arapça | (mezi:de) |
Mezit | Arapça | Ziyadeleşmiş, artmış, büyümüş. |
Meziyet | Arapça | Bir kişiyi benzerlerinden üstün gösteren nitelik. |
Mezun | Arapça | 1. İzinli, izin almış. 2. Bir okuldan diploma almış. |
Mısır | Arapça | 1. Bir tarım bitkisi ve taneli ürünü. 2. Afrika’da bir ülke. |
Mısra | Arapça | (mısra:) |
Midhat | Arapça | Övme, methetme. |
Mihin | Farsça, Arapça | Büyük, ulu. |
Mihine | Farsça, Arapça | (mihi:ne) |
Mihman | Farsça, Arapça | Konuk, misafir. |
Mihri | Farsça, Arapça | Güneşle ilgili. |
Mihriban | Farsça, Arapça | Şefkatli, güler yüzlü, yumuşak huylu, dost. |
Mihrican | Farsça, Arapça | 1.Sonbahar. 2.İranlılarda bir bayram. 1. Sonbahar. 2. İranlılarda bir bayram. |
Mihrimah | Farsça, Arapça | Güneş ile ay. |
Mihrinaz | Farsça, Arapça | Çok nazlı güzel. |
Mihrinisa | Farsça, Arapça | (mihrinisa:) |
Mihrinur | Farsça, Arapça | Gün ışığı, güneş ışığı. |
Mihrişah | Farsça, Arapça | Güneş gibi ışık saçan padişah. |
Mihriye | Farsça, Arapça | Güneşle ilgili. |
Mikâil | Arapça | (mikâ:il) |
Mimoza | Fransızca | Sarı, beyaz veya menekşe renginde çiçekler açan, yaprakları akasya yaprağına benzeyen bir süs bitkisi. |
Mina | Farsça, Arapça | (mi:na:) |
Mine | Farsça, Arapça | 1. Metal eşya üzerine vurulan renkli cam katmanı. 2. İnce ve parlak nakış. 3. Çiçekleri başak durumunda, alacalı, mavi veya menekşe renginde, ıtırlı bir bitki. |
Minnet | Arapça | İyilik yapana karşı duyulan teşekkür, gönül borcu. |
Mir | Farsça, Arapça | Baş, amir, bey. |
Miraç | Arapça | (mi:raç) |
Miran | Farsça, Arapça | (mi:ran) |
Miranmir | Arapça, Farsça, Türkçe (Emir'den) | (mi:ranmir) |
Mirat | Arapça | 1. Ayna. 2. Ünlü bir tür lale. |
Miray | Farsça, Arapça, Türkçe | Ay gibi ışık saçan bey. |
Mircan | Farsça, Arapça | Gerçek dost olan değerli kimse. |
Mirhan | Farsça, Arapça | Kadın hükümdar. Erkek hükümdar. |
Mirkelâm | Farsça, Arapça | Güzel, nazik konuşan kimse. |
Mirnur | Farsça, Arapça | Etrafına ışık saçan kadın hükümdar. |
Mirrih | Arapça | bk. Merih - 1. Ateş rengi. 2. Güneş sistemini oluşturan dokuz gezegenden biri. |