İsim | Kökeni | Anlamı |
---|---|---|
Hızlan | Türkçe | "Hız kazan, hızını artır" anlamında kullanılan bir ad. |
Hızlı | Türkçe | Çabuk, süratli. |
Hızlıer | Türkçe | Çabuk, süratli kimse. |
Hicabi | Arapça | (hica:bi:) |
Hicap | Arapça | Utanma, sıkılma. |
Hicran | Arapça | 1. Bir yerden veya bir kimseden ayrılma. 2. Ayrılığın verdiği büyük üzüntü, keder. |
Hicret | Arapça | 1. Bir ülkeden başka bir ülkeye göç etme. 2. Hz. Muhammed'in Mekke'den Medine'ye göç etmesi. |
Hiçsönmez | Farsça, Arapça, Türkçe | Hiç sönmeyen, her zaman ışık ve aydınlık saçan. |
Hiçyılmaz | Farsça, Arapça, Türkçe | Hiç yılmayan, bıkmayan. |
Hidayet | Arapça | (hida:yet) (hida:yet) |
Hidayettin | Arapça | (hida:yettin) |
Hikmet | Arapça | 1. Bilgelik. 2. Neden, gizli neden. 3. Allah'ın insanlarca anlaşılamayan amacı. 4. Özlü söz, vecize. |
Hikmettin | Arapça | Dinin hikmeti. |
Hikmetullah | Arapça | Allah’ın hikmeti. |
Hilâl | Arapça | Ayın ilk günlerdeki durumu, yeni ay, ayça. |
Hilâlî | Arapça | (hilâ:li:) (hilâ:li:) |
Hilkat | Arapça | 1. Yaradılış, yaratılma. 2. Huy güzelliği. |
Hilmi | Arapça | Yumuşak huylu, nazik, ince kimse. |
Hilmiye | Arapça | Yumuşak huylu, ince nazik kimse. |
Himmet | Arapça | 1. Gayret, emek, çaba. 2. Yüksek irade. 3. Yardım, kayırma. 4. Kutsal sayılan bir kişi tarafından yapılan etki. |
Hisar | Arapça | 1. Küçük kale. 2. Kuşatma, etrafını çevirme. |
Hitam | Arapça | 1. Son, nihayet. 2. Bitme, tükenme. |
Hoşeda | Farsça, Arapça | (hoşeda:) |
Hoşfidan | Farsça, Rumca | Güzel endamlı, boylu boslu kadın. |
Hoşgör | Farsça, Arapça, Türkçe | "Anlayışlı, görgülü ol" anlamında kullanılan bir ad. |
Hoşkadem | Farsça, Arapça | Güzel ayaklı, uğurlu, kutlu. |
Hoşnigâr | Farsça, Arapça | Güzel, hoş sevgili. |
Hoşnur | Farsça, Arapça | Güzel ışık. |
Hoşnut | Farsça, Arapça | Memnun, kıvançlı. |
Hoşsel | Farsça, Arapça | Sel gibi çağlayan güzel. |
Hoşsen | Farsça, Arapça, Türkçe | "Güzelsin, hoşsun" anlamında kullanılan bir ad. |
Hoşses | Farsça, Arapça, Türkçe | Sesi güzel olan. |
Hoşsun | Farsça, Arapça, Türkçe | "Güzelsin, beğenilensin, sevilensin" anlamında kullanılan bir ad. |
Hoşten | Farsça, Arapça | Vücudu güzel olan. |
Huban | Farsça, Arapça | (hu:ba:n) |
Huceste | Farsça, Arapça | Uğurlu, hayırlı, kutlu, mutlu. |
Hudavendigâr | Farsça, Arapça | (huda:vendigâr) |
Hudavent | Farsça, Arapça | (huda:vent) |
Hudaverdi | Farsça, Arapça, Türkçe | (huda:verdi) |
Hudayi | Farsça, Arapça | (huda:yi) |
Hulagu | Moğolca | (hula:gu) |
Hulki | Arapça | 1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı. |
Hulkiye | Arapça | 1. Yaradılışla ilgili. 2. İyi yaradılışlı, iyi ahlaklı. |
Hulûsi | Arapça | (hulû:si) |
Hulya | Arapça | bk. Hülya - (hülya:) |
Hunalp | Farsça, Arapça, Türkçe | Savaşçı yiğit. |
Huri | Arapça | (hu:ri:) |
Hurican | Arapça, Farsça | (hu:ri:can) |
Hurisel | Arapça | (hu:risel) |
Huriser | Arapça, Farsça | (hu:riser) |