| Eroğlu |
Türkçe |
Yiğit oğlu. |
| Eroğul |
Türkçe |
Erkek evlat. |
| Eroğuz |
Türkçe |
Güçlü, kuvvetli kimse. |
| Erokay |
Türkçe |
Seçkin, beğenilen erkek. |
| Erol |
Türkçe |
"Yiğit ol, doğru ol" anlamında kullanılan bir ad. |
| Eronat |
Türkçe |
Dürüst, güvenilir, iyi erkek. |
| Erozan |
Türkçe |
Erkek ozan, şair. |
| Eröge |
Türkçe |
"Erkekler övsünler" anlamında kullanılan bir ad. |
| Eröz |
Türkçe |
Özü erkek, yiğit olan kimse. |
| Ersagun |
Türkçe |
Erkek hekim. |
| Ersal |
Türkçe |
"Yiğitliğinle tanın" anlamında kullanılan bir ad. |
| Ersalmış |
Türkçe |
ErYiğitliğiyle tanınmış kimse. |
| Ersan |
Türkçe |
Yiğitliğiyle ad yapmış kimse. |
| Ersav |
Türkçe |
Sözüne güvenilir kimse. |
| Ersavaş |
Türkçe |
Savaşmayı seven kimse. |
| Ersay |
Türkçe |
"Yiğit olarak kabul et" anlamında kullanılan bir ad. |
| Ersayın |
Türkçe |
Saygıdeğer kimse. |
| Erseç |
Türkçe |
"Yiğit seç" anlamında kullanılan bir ad. |
| Ersel |
Türkçe |
Yiğitlikle ilgili olan. |
| Ersen |
Türkçe |
"Yiğitsin, erkeksin" anlamında kullanılan bir ad. |
| Erserim |
Türkçe |
Sabırılı kimse. |
| Ersev |
Türkçe |
"İnsanları sev" anlamında kullanılan bir ad. |
| Erseven |
Türkçe |
İnsanları seven kimse. |
| Ersever |
Türkçe |
İnsanları seven kimse. |
| Ersevin |
Türkçe |
"İnsanları sevin" anlamında kullanılan bir ad. |
| Ersevinç |
Türkçe |
Sevinen kimse. |
| Ersezen |
Türkçe |
Kavrayışı güçlü erkek. |
| Ersezer |
Türkçe |
Kavrayışı güçlü erkek. |
| Ersin |
Türkçe |
1. "Amacına ulaşsın, kavuşsun" anlamında kullanılan bir ad. 2. "Sen yiğitsin, kahramansın" anlamında kullanılan bir ad. |
| Erson |
Türkçe |
Sonuncu doğan erkek çocuk. |
| Ersoy |
Türkçe |
Yiğit soydan gelen kimse. |
| Ersöz |
Türkçe |
Sözüne güvenilir, dürüst sözlü kimse. |
| Ersu |
Türkçe |
Yiğitlerin soyundan gelen kimse. |
| Ersun |
Türkçe |
"Yiğitliğini göster" anlamında kullanılan bir ad. |
| Ersunal |
Türkçe |
"Yiğitliğini göster" anlamında kullanılan bir ad. |
| Ersü |
Türkçe |
Yiğit asker, yiğit subay. |
| Erşahan |
Türkçe, Farsça, Arapça |
Şahin gibi güçlü yiğit. |
| Erşan |
Türkçe, Arapça |
Yiğitliğiyle tanınmış, ünlenmiş erkek. |
| Erşat |
Türkçe, Farsça, Arapça |
ESevinçli, mutlu erkek. |
| Erşen |
Türkçe |
Mutlu, neşeli erkek. |
| Erşet |
Arapça |
Doğru yolda olan kimse. |
| Ertaç |
Türkçe, Arapça |
Taç takınmış kimse. |
| Ertan |
Türkçe |
Tan vakti, sabahın ilk vakitleri. |
| Ertaş |
Türkçe |
Güçlü, kuvvetli kimse. |
| Ertay |
Türkçe |
Güçlü, kuvvetli kimse. |
| Ertaylan |
Türkçe |
Uzun boylu, yakışıklı erkek. |
| Erte |
Türkçe |
1. Gelecek şafak, şafak sökme zamanı. 2. Yarın. 3. Herhangi bir işte ilk başarı. |
| Ertek |
Türkçe |
Tek olan, eşsiz yiğit. |
| Erteke |
Türkçe |
Sözünün eri olan kimse. |
| Ertekin |
Türkçe |
Güçlü, kuvvetli kimse. |