İsim | Kökeni | Anlamı |
---|---|---|
Serengül | Türkçe, Farsça, Arapça | Seren, yayan, döşeyen güzel. |
Serfiraz | Farsça, Arapça | Başını yukarı kaldıran, yükselten, benzerlerinden üstün olan. |
Sergen | Türkçe | 1. Raf. 2. Vitrin. 3. Tepelerdeki düzlük yerler. 4. Yorgun, perişan. |
Sergin | Türkçe | bk. Sergen - 1. Raf. 2. Vitrin. 3. Tepelerdeki düzlük yerler. 4. Yorgun, perişan. |
Sergül | Farsça, Arapça | Güllerin, güzellerin en güzeli. |
Sergün | Farsça, Arapça, Türkçe | Güzellerin önde geleni. |
Serhan | Farsça, Arapça, Türkçe | Baş kağan, baş hükümdar. |
Serhas | FArapça, Arapça | Seçkin insanların önde geleni. |
Serhat | Farsça, Arapça | Sınır, hudut. |
Serhenk | Farsça, Arapça | 1. Çavuş. 2. Türk müziğinde çok eski birleşik makam. |
Serhun | Farsça, Arapça | Asil bir soydan gelen. |
Serim | Türkçe | 1. Serme işi. 2. Sabırlı. 3. Genellikle öykülerde başlangıç bölümüne verilen ad. |
Serimer | Türkçe | Sabırlı kimse. |
Serin | Türkçe | 1. Hafifçe soğuk. 2. Hoşgörülü, sabırlı. |
Seringül | Türkçe, Farsça, Arapça | Hoşgörülü, sabırlı güzel. |
Serkan | Farsça, Arapça, Türkçe | Asil bir soydan gelen kimse. |
Serkut | Farsça, Arapça, Türkçe | Mutlu, talihli, kutlu insan. |
Serma | Farsça, Arapça | (serma:) |
Sermelek | Farsça, Arapça | Melek kadar güzel ve iyi olanların önde geleni. |
Sermet | Arapça | Sürekli ve sonsuz olma. |
Sermin | Türkçe | Güzel, kibar. |
Sernaz | Farsça, Arapça | Çok nazlı . |
Sernevaz | Farsça, Arapça | Baş okşayan, sevecen. |
Sernur | Farsça, Arapça | Işık saçan güzellerin önde geleni. |
Serol | Farsça, Arapça, Türkçe | "Önder ol, baş ol" anlamında kullanılan bir ad. |
Serpil | Türkçe | "İyi geliş, büyü, güzelleş" anlamında kullanılan bir ad. |
Serpin | Türkçe | Yağmur. |
Serra | Arapça | (serra:) |
Sertaç | Farsça, Arapça | Baş tacı, çok sevilen, sayılan kimse. |
Sertap | Farsça, Arapça | İnatçı, direngen, asi. İnatçı, direngen, asi. |
Sertel | Türkçe | Katı, sert, acımasız kimse. |
Serter | Türkçe | Katı, sert, acımasız kimse. |
Sertuğ | Farsça, Arapça, Türkçe | Padişahların ve vezirlerin başlarına taktıkları başlıkların ön tarafında bulunan tüy veya püskül biçimindeki süs. |
Server | Farsça, Arapça | Baş, başkan, reis, ulu. |
Servet | Arapça | Zenginlik, varlık. Zenginlik, varlık. |
Servi | Farsça, Arapça | 1. Akdeniz bölgesinde çok yetişen, yapraklarını dökmeyen, ince, uzun bir ağaç. 2. Uzun boylu. |
Servinaz | Farsça, Arapça | 1. Dalları yana sarkan servi. 2. Uzun boylu sevgili. |
Settar | Arapça | 1. Örten. 2. Ayıplan örten, bağışlayan anlamında Tanrı adı. |
Seval | Türkçe | "Severek al" anlamında kullanılan bir ad. |
Sevan | Türkçe | "Severek hatırla" anlamında kullanılan bir ad. |
Sevay | Türkçe | "Güzel sev" anlamında kullanılan bir ad. |
Sevcan | Türkçe, Farsça, Arapça | "Gönülden sev" anlamında kullanılan bir ad. |
Sevda | Arapça | (sevda:) |
Sevdakâr | Farsça, Arapça | (sevda:kâr) |
Sevde | Arapça | 1. Siyahlık, esmerlik. 2. Esmer güzeli. |
Sevdiye | Türkçe | Türkçe "sevdi" sözüne yanlış olarak Arapça dişillik eki getirilerek elde edilen bir ad. |
Seven | Türkçe | Sevgi duyan, sevgi dolu kimse, tutkun, âşık. |
Sevenay | Türkçe | Seven güzel. |
Sevencan | Türkçe, Farsça, Arapça | Gönülden seven kimse. |
Sevener | Türkçe | Sevgi duyan kimse. |