İsim | Kökeni | Anlamı |
---|---|---|
Erdil | Türkçe, Farsça, Arapça | Yürekli, cesur kimse. |
Erdilek | Türkçe | Erin dileği, isteği. |
Erdin | Türkçe | 1. "Amacına ulaştın, kavuştun" anlamında kullanılan bir ad. 2. "Olgunlaştın" anlamında kullanılan bir ad. |
Erdinç | Türkçe | Dinç, güçlü kimse. |
Erdiner | Türkçe | 1. "Amacına ulaştın, kavuştun" anlamında kullanılan bir ad. 2. "Olgunlaştın" anlamında kullanılan bir ad. |
Erdoğ | Türkçe | Yiğit ve cesur kimse. |
Erdoğan | Türkçe | 1. Yiğit olarak doğan kimse. 2. Erken doğan kimse. |
Erdoğdu | Türkçe | "Yiğit olarak doğdu" anlamında kullanılan bir ad. |
Erdoğmuş | Türkçe | Doğuştan yiğit olan kimse. |
Erdöl | Türkçe | Yiğit soydan gelen kimse. |
Erdölek | Türkçe | Güzel, iyi, akıllı kimse. |
Erdönmez | Türkçe | Sözünden dönmeyen, doğru sözlü yiğit. |
Erdur | Türkçe | Erkek çocuğun uzun ömürlü olmasını dilemek amacıyla kullanılan bir ad. |
Erduran | Türkçe | Erkek çocuğun uzun ömürlü olmasını dilemek amacıyla kullanılan bir ad. |
Erdurdu | Türkçe | Erkek çocuğun uzun ömürlü olmasını dilemek amacıyla kullanılan bir ad. |
Erdurmuş | Türkçe | Erkek çocuğun uzun ömürlü olmasını dilemek amacıyla kullanılan bir ad. |
Erdursun | Türkçe | Erkek çocuğun uzun ömürlü olmasını dilemek amacıyla kullanılan bir ad. |
Erduru | Türkçe | Saf, temiz yürekli yiğit. |
Erek | Türkçe | Gerçekleştirilmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç, gaye, hedef. |
Ereken | Türkçe | Erkenden ekim yapan kimse. |
Erel | Türkçe | Eli güçlü olan. |
Erem | Türkçe | Bir işe gönüllü, istekli olma. |
Eren | Türkçe | 1. Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse. 2. Deneyimli, akıllı kimseler. 3. Dost. 4. Hayırlı çocuk. 1. Erkek. 2. Olağanüstü sezgileriyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimse. 3. Deneyimli, akıllı kimseler. 4. Dost. 5. Hayırlı çocuk. |
Erenalp | Türkçe | Deneyimli, akıllı kimse. |
Erenay | Türkçe | Deneyimli, akıllı kimse. Deneyimli, akıllı kimse. |
Erencan | Türkçe, Farsça, Arapça | Deneyimli, akıllı kimse. |
Erendemir | Türkçe | Deneyimli, akıllı, güçlü kimse. |
Erendiz | Türkçe | Gezegenlerin en büyüğü ve güneşe yakınlık bakımından beşincisi, Jüpiter. |
Erenel | Türkçe | Eli her şeye ulaşan kimse. |
Erengüç | Türkçe | Deneyimli, akıllı, güçlü kimse. |
Erengül | Türkçe, Farsça, Arapça | Deneyimli, akıllı güzel kadın.. |
Erengün | Türkçe | Deneyimli, akıllı kimse. |
Erenkara | Türkçe | Deneyimli, akıllı, siyah tenli kimse. |
Erenler | Türkçe | 1. Benliğinden sıyrılmış, öz varlığından geçmiş, kendini Allah'a adamış kimseler. 2. Gönül gözüyle birtakım gerçekleri gördüğüne inanılan kimseler. 3. Allah yolunda sırlara ermiş tarikat uluları. 4. Erkekler. |
Erenöz | Türkçe | Özü ermiş kimse. |
Erensoy | Türkçe | Ermişlerin soyundan gelen kimse. |
Erensü | Türkçe | Amacına ulaşmış asker. |
Erentürk | Türkçe | Amacına ulaşmış Türk. |
Erenuluğ | Türkçe | Amacına ulaşmış yüce kimse. |
Erer | Türkçe | "Ulaşır, kavuşur, amaçlarına erer anlamında kullanılan bir ad. |
Ergalip | Türkçe, Arapça | (erga:lip) |
Ergazi | Türkçe, Arapça | (erga:zi) |
Erge | Türkçe | 1. Şımarık. 2. Nazlı. |
Ergem | Türkçe | "Nazlım, canım" anlamında kullanılan bir ad. |
Ergen | Türkçe | 1. Ergenlik çağında olan. 2. Henüz evlenmemiş. |
Ergenç | Türkçe | Genç erkek. |
Ergenekon | Türkçe | Dağın en yüksek noktası, doruğu. |
Ergener | Türkçe | Genç, ergenlik çağında erkek. |
Ergi | Türkçe | İyi, güzel bir şeye erişme. |
Ergil | Türkçe | Er kişi, sözüne güvenilir kişi. |