İsim | Kökeni | Anlamı |
---|---|---|
Bilay | Türkçe | " Ey ay gibi güzel ve parlak olan, bunu bil!" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilbaşar | Türkçe | "Bil ve başar" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilbay | Türkçe | "Ey varlıklı kimse, bunu bil!" anlamında kullanılan bir ad. |
Bileda | Türkçe | Tarihte, Atillâ'nın kardeşi. (434-445) yıllarında saltanat süren Hun Hükümdarı. |
Bilek | Türkçe | Güç, kuvvet. |
Bilen | Türkçe | Bilgili, görgülü, anlayışlı. Bilgili, görgülü, anlayışlı. |
Bilender | Türkçe | Seyrek olarak bil" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilge | Türkçe | Bilgili, iyi ahlaklı, olgun ve örnek kimse. Bilgili, iyi ahlaklı, olgun ve örnek kimse. |
Bilgealp | Türkçe | Bilgili yiğit. |
Bilgebay | Türkçe | Bilgili, varlıklı kimse. |
Bilgecan | Türkçe, Farsça, Arapça | Bilgili kimse. |
Bilgeer | Türkçe | Bilgili kimse. |
Bilgehan | Türkçe | Bilgili hükümdar. |
Bilgekağan | Türkçe | Bilgili hükümdar. |
Bilgekan | Türkçe | Bilgin soydan gelen kimse. |
Bilgekurt | Türkçe | Bilgili kimse. |
Bilgekut | Türkçe | Bilgili ve kutlu kimse. |
Bilgen | Türkçe | Bilgili, çok bilen. Bilgili, çok bilen. |
Bilgenur | Türkçe, Arapça | Bilgili ve aydın kimse. |
Bilger | Türkçe | Akıllı, bilgili, bilge, bilgin. |
Bilgetay | Türkçe | Bilgili kimse. |
Bilgetürk | Türkçe | Bilgili Türk. |
Bilgi | Türkçe | Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek. Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek. |
Bilgiç | Türkçe | 1. Bilgili kimse, her şeyi bilen, anlayan. 2. Bilmediği hâlde bilir gibi görünen, bilgili geçinen. |
Bilgihan | Türkçe | Bilgili hükümdar. |
Bilgin | Türkçe | Bilimsel bir konuda derin bilgisi olan, âlim. |
Bilginer | Türkçe | Bilimsel bir konuda derin bilgisi olan kimse. |
Bilginur | Türkçe, Arapça | Bilginin ışığı, bilginin aydınlığı. |
Bilgiser | Türkçe | "Bilgi ortaya koy" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilgivar | Türkçe | Bilgili, bilen. |
Bilgü | Türkçe | bk. Bilgi - Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek. Öğrenme, araştırma veya gözlem yolu ile elde edilen gerçek. |
Bilgün | Türkçe | bk. Bilgin - Bilimsel bir konuda derin bilgisi olan, âlim. |
Bilgütay | Türkçe | Bilgili. |
Bilhan | Türkçe | Çok bilgili, çok bilen. |
Bilik | Türkçe | 1. Güçlü bir seziş ve görgüden doğan ruh uyanıklığı ve zevk olgunluğu. 2. Akıl, us, hikmet, bilgi. |
Bilir | Türkçe | Bilgili, her şeyi bilen, anlayan, görgülü, kültürlü. Bilgili, her şeyi bilen, anlayan, görgülü, kültürlü. |
Biliş | Türkçe | 1. Bilme, anlama, kavrama. 2. Tanıdık. |
Bilkan | Türkçe | Bilgili. |
Billûr | Arapça | 1. Duru, temiz, saydam, tanınmış ve değerli kesme cam, kristal. 2. Parlak, ışıklı. 3. Duru. |
Bilmen | Türkçe | Bilen, anlayan, bilgili. |
Bilnur | Türkçe, Arapça | "Ey aydın kimse, bunu bil!" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilsay | Türkçe | "Bil ve say" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilsen | Türkçe | "Sen bil" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilsev | Türkçe | "Bil ve sev" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilsin | Türkçe | "Bilsin, tanısın" anlamında kullanılan bir ad. |
Biltaş | Türkçe | "Bil ve coşkunluk yap" anlamında kullanılan bir ad. |
Biltay | Türkçe | "Bunu bil" anlamında kullanılan bir ad. |
Bilyap | Türkçe | "Bilerek yap" anlamında kullanılan bir ad. |
Binal | Türkçe | "Bindikten sonra al" anlamında kullanılan bir ad. |
Binali | Arapça | Hz. Ali'nin oğlu. |