İsimlerin Anlamı - Sayfa 159


İsim Kökeni Anlamı
Şanver Arapça, Türkçe "İyi niteliklerinden başkasına da ver" anlamında kullanılan bir ad.
Şar Farsça, Arapça Kent, şehir.
Şarbay Farsça, Arapça, Türkçe Kentli, şehirli kimse.
Şarık Arapça (şa:rık)
Şarika Arapça (şa:rika)
Şatır Arapça (şa:tır)
Şayan Farsça, Arapça (şa:yan) (şa:yan)
Şayegân Farsça, Arapça (şa:yegân)
Şayeste Farsça, Arapça (şa:yeste) (şa:yeste)
Şaylan Türkçe 1. Çok övünen, gururlu kimse. 2. Sevinçli, neşeli.
Şazi Farsça, Arapça (şa:zi)
Şaziment Farsça, Arapça (şa:ziment)
Şaziye Farsça, Arapça (şa:ziye)
Şebap Arapça Gençlik, tazelik.
Şebnem Farsça, Arapça Havada buğu durumundayken akşamın ve gecenin serinliğiyle yerde veya bitkilerde toplanan küçük su damlaları, çiy.
Şebnur Farsça, Arapça Gecenin nuru, gecenin ışığı, aydınlığı.
Şecaat Arapça (şeca:at)
Şefaat Arapça (şefa:at) (şefa:at)
Şefaattin Arapça (şefa:attin)
Şefik Arapça Şefkatli, acıması olan, esirgeyici.
Şefika Arapça Şefkatli, acıması olan, esirgeyici.
Şefkat Arapça Sevecenlik, acıma ve sevgi duygusu. Sevecenlik, acıma ve sevgi duygusu.
Şeh Farsça, Arapça bk. Şah - Hükümdar.
Şehadet Arapça (şeha:det)
Şehadettin Arapça (şeha:dettin)
Şehâlem Farsça, Arapça (şehâ:lem)
Şehamet Arapça (şeha:met)
Şehbal Farsça, Arapça Kuş kanadının en uzun tüyü.
Şehim Arapça Akıllı ve kurnaz yiğit.
Şehime Arapça (şehi:me)
Şehinşah Farsça, Arapça Şahların şahı, en büyük hükümdar.
Şehlevent Farsça, Arapça Leventlerin şahı, boylu boslu, canlı, yakışıklı erkek.
Şehmuz Farsça, Arapça Hükümdar soyundan gelen.
Şehnaz Farsça, Arapça 1. Çok nazlı. 2. Türk müziğinin eski mürekkep makamlarından biri.
Şehper Farsça, Arapça Kuş kanadının en uzun tüyü.
Şehrazat Farsça, Arapça (şehra:zat)
Şehriban Farsça, Arapça Şehrin büyüğü, ileri geleni.
Şehrinaz Farsça, Arapça Türk müziğinin en eski makamlarından biri.
Şehriyâr Farsça, Arapça Padişah, hükümdar.
Şehriye Farsça, Arapça 1. Şehirli, kentli. 2. Kibar, ince, nazik.
Şehsüvar Farsça, Arapça bk. Şahsüvar - İyi ata binen, yiğit kimse.
Şehvar Farsça, Arapça bk. Şahvar - İri ve iyi cins inci.
Şehzade Farsça, Arapça (şehza:de)
Şehzat Farsça, Arapça bk. Şahzat - Saygıdeğer kimse.
Şeker Farsça, Arapça Şeker kamışı, şeker pancarı, patates, havuç, mısır, buğday vb. bitkilerin sap ve köklerinin öz suyundan veya nişastasından çıkarılan, birleşiminde karbon, oksijen ve hidrojen bulunan, beyaz, suda eriyen, mayalanabilen ve çoğu tatlı olan maddelerin genel adı.
Şekernaz Farsça, Arapça Çok nazlanan güzel.
Şekerpare Farsça, Arapça (şekerpa:re)
Şekibe Arapça Sabırlı, dayanıklı, tahammüllü.
Şekime Arapça Dayanma, dayanıklılık, karşı koyma.
Şekip Arapça Sabırlı, dayanıklı, tahammüllü.